24 Mart 2013

Happy 1st Year

Mart, benim için önemli bir ay.  Hem kendi doğum günüm hem de benimle aynı gün doğan sevgili yeğenimin doğum günü. Haliyle bu kutlu doğum haftası tee Mart sonuna kadar arkadaş ve aile buluşmaları ile geçiyor. Bu sene programa yeğenime ziyaretim eklenince yeni tariflerin yayını bir miktar gecikti. Yeğenim deyince aklınızda ne belirdi bilmiyorum ama kendisinin henüz 1. yaşını kutladık. Anlayacağınız ufacık tefecik içi dolu turşucuk bi tip kendisi. Önceki hikayeleri okuyanlar bilir 2 katlı pasta denememde mütehahitlerin yüzkarası olarak tek bir darbe ile iki kattan tek kata çöken pastamla tarihe geçtikten sonra ilk 3 katlı pasta denememi bilmediğim bir mutfakta, üstelik de km.lerce uzakta ecnebi bir memlekette ve bu kadar önemli bir kutlamada, yapmaya kalkışmamı cahil cesareti olarak adlandırmamak elde değil. Bu girişimimde omzumdaki şeytanın " herkese pasta kurabiye yaptın kendi yeğeninin ilk doğum gününü boş mu geçeceksin, ne ayıp" şeklinde vızıldanmalarının payı büyüktür. Şeytana uyup, ufak tefek sıyrıklarla atlattığım bu ulvi görev sonunda Asya için hazırladığım 1. yaş kurabiyelerim, cupcake ve rengarenk 3 katlı pastam başarılı bir şekilde konuklarla buluşmuş oldu.
 
Bu zamana dek katıldığım tüm 1. yaş doğum günlerinde kendi çocuğum olmadığından arada şöyle bir geriye adım atıp dışarıdan baktığım olmuştur.  Genelde benzer enstanteneler mevcuttu  böyle kutlamalarda:
 
Önce misafirler gelmeden sakince fotoğrafı çekilmek istenen yavru  poz verdirmek uğruna iyice sıkılır. Misafirler gelmeye başladığında hediye paketlerinin annesine uzatılmasından ötürü sıkıntı devam eder çünkü gelen paketler önce annesinin filtresinden geçecek sonra kendisine teslim edilecek ya da yaşı uygun olmadığı için sonraki senelere saklanacaktır. Oyuncakları da açamaz, açsa da anlamaz bu yavrucak. Bu esnada konuklar için işin en güzel tarafı (çocuk izin verirse) çok güzel yemekleri lüpletmektir. Kalabalık ve biraz da uykusuzlukla tatsız ve keyifsiz çocukların dikkati pasta üfleme merasimiyle tekrar eğlence noktasına geri çekimeye çalışılır. Şaşkın ve anlamsız bakışlar altında üflendiği zannedilen mum ve çekilen bir kaç kare ile artık mutlu sona yaklaşılmaktadır. Bu saatten sonra herkese bir rahatlama gelir, kimi çocuklar birbirleriyle oyuna,  kimileri uykuya dalar. İşte tam bu kaynaşma anında evebeynlerin mekandan ayrılası gelir ve bir telaş daha başlar. Konukların ardından geriye, koşuşturmaktan aç, bitap ama mutlu ve gururlu anne baba ikilisi, yorgun bir 1. yaş çocuğu ve misafirlerin unuttukları oyuncak, emzik, ıslak mendil gibi bazı eşyalar kalır.
 
Her zaman şunu derim:1. yaş kutlaması çocuk için değil büyükler için yapılan bir okazyon. Herkes de bunu kabul eder ama hiç bir ana baba vicdanı bunu yapmadan da duramaz. Umarım bütün bu çabalardan, emeklerden, harcanan paralardan bi haber sevgili 1 yaş yavrusu yıllar sonra ağlak fotoğraflarına bakıp "eamaaan kendiniz eğlenmek için beni alet etmişsiniz" gibi fütursuz cümleler kurmaz. Lakin nankörlüğe lüzum yok, ana babadaki o günün stresinin acısı yıllar sonra bir anda çıkabilir:)

Doğum günü pastasının tarifine girmek yerine uygulaması daha kolay tarifler paylaşıyorum sizle bu ay. Bu defa İtalya seyahatimde aklımda kalan gerçek italyan tiramisu tarifi vereceğim önce. Sonra da bir çay saati portfoyü gelecek yavaştan: çikolatalı kurabiyeler, pırasalı kiş ve armutlu kek.
 
 
 
 

Hiç yorum yok: