4 Aralık 2011

ASYA YEMEKLERİ

İnsan 7sinde neyse 70inde de odur derler. Bu, insanın damak zevki için geçerli mi acaba? Sizin de küçükken ağzınıza koyamadığınız yemekleri yaş kemale erince hapur hupur yediğiniz oldu mu?

Küçükken mutfaktaki masada kardeşimle birlikte savaş verdiğimiz kereviz, pırasa, karnabahar sahneleri geliyor aklıma. “Anne yemekte ne var?” “Türlü. İıyk ben yemem”. Sonrasında pazarlık. Anne başka bir şey yok mu? “Pilav var” “Ben sadece pilav yesem” “Hayır". “Anne noolur bana az koy.” İleri gidilir. “O zaman bi de sadece patatesinden ve havucundan koy, kerevizle, fasulye gelmesin, et de gelmesin” Derin bir “la havle” gelir anneden. Bunun tam tersi olduğu durumlar da vardır. O akşam köfte ve patates kızartması ve mucize gibi üstüne de markana vardır. Bir de ketçap da konmuştur masaya. Bu ne ya cennete mi düştük ne?  

Bu konuda bazı şanssız sebzeler var, onlar insanın hayatına 1-0 yenik giriyorlar. Kereviz mesela. Ne hikmetse çocukken kerevizi bilinçli olarak yiyen çok azdır. Bilinçli diyorum çünkü yaratıcı anneler bunu çocuklara hissettirmeden çorbanın, etli yemeğin, köftenin içine katıp çocuklara hem mecazi hem de gerçek anlamda yuttururlar. Çocuk zaten hangisinin tadını ayırsın, bunun içinde ne var acaba, ben seviyor muydum diye düşünedursun tabak biter. Bu stil, çocuğun damak zevki gelişimine ne derece etkiyor o konuyu uzmanlara bırakıyorum ama bildiğim birçok çocuk var ki şu püre haline getirme konusu yüzünden çiğneme yetilerini ilkokul çağına geldiklerinde kazanıyorlar. 

İnsan ister istemez bulunduğu ortamın tadına, yemeklerine, pişirme tarzına da alışıyor. Mesela annem yemeği “iyice” pişirme konusunda o kadar iddialıdır ki daha yemeği ağzınıza götürdüğünüzde çiğnemenize gerek kalmadan yutabilirsiniz. Herşeye pişkin alışmış ben MSA’da ilk et pişirdiğimizde içinden kırmızı sular çıkan az pişmiş parçayı ağzıma atana kadar gözlerimi kapamış, başka şeyler hayal etmiştim, oysaki şahane sulu ve lezzetli olarak tadını aldığım şey hayal değil gerçekti. 

Benim de yemediklerimin en favori yediklerime geçişim zamanla gerçekleşti. Önceleri ağzıma koymadığım kereviz ve karnabahar şu an tencere yemekleri listemin top 10’u içindedir. Ama hala zor yediğim yemekler var: Bamya ile barışamadım. Kadıköy’de ciğerci dukkanı sahibi bir dedenin torunu olarak hala sakatatları, bayılarak anlatılan paça çorbasını yediklerim arasına sokamadım.



Geç bulup, çabuk kaybetmek istemediğim lezzetlerin arasında en üst sırada Asya yemekleri yer alıyor. Uzunca bir süre bu kadar tutucu olup sonrasında her türlüsünü denemekten kaçınmadığım bu yemekler için denemeler yapıyorum. İşte bir kaç örnek. Çok radikal olmadıkları için her damağa uyan kolay tarifler. Damak konusunda çok tutucu olmadan denemenizi dileyerek, büyüklerin o sözünü hatırlatıyorum: bi tadına bak, beğenmezsen yemezsinJ

SEBZELİ SAMOSA
Samosa, samsa, sambusa, çambuca gibi birçok birbirine benzer ama farklı isimlere rastlayabilirsiniz bu börek için. Vikipedia’nın yalancısı olarak, Hindistan, Pakistan ve Nepal'de popüler olan, Portekiz ve Doğu Afrika'ya da yayılmış bir Türk börek çeşidiymiş kendisi. Tarihi kayıtlardan Eski Pers İmparatorlarının da sevdiği bir yiyecek olduğu anlaşılmış ve bu nedenle geçmişinin en azından M.Ö. 500'lerden daha eskiye uzandığı tahmin ediliyor. 1980'lerden itibaren Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinde de tanınmış ve tüketilmeye başlanmış. Tatlı veya tuzlu olabilir. Genelde çok baharatlı yapılır. Bendeki tarif bir MSA dersinden ve pratik olarak hazır yufka ile.

Ne lazım?
1 adet kabak
1 adet sarı dolmalık biber
1 adet havuç
4 arpacık soğan
2 gr. toz köri
2 gr. pul biber
10 gr. haşlanmış mısır
20 gr. tavuk suyu/su
3 adet yufka

Arife tarif
1-Kabak, havuç, biber ve soğanı çok minik küpler halinde doğrayın.
2-Az miktar zeytinyağını tavada kızdırıp, sırası ile soğan, havuç, biber ve kabağı 1-2 dakika aralıklarla ekleyin. Varsa gerçek tavuk suyu yoksa bulyonlu su ekleyin ve suyunu çekmesini bekleyin.
3-İçine köri, mısır ve pul biberi ekleyip, soğuması için kenara alın.
4-Yufkaları 4 parmak genişliğinde şeritler halinde kesip, bir ucuna sebzeli içten koyun ve her defasında çapraz tarafa yatırarak muska şeklinde üçgen börekler elde edin.(Dilerseniz sigara böreği şeklinde de sarabilirsiniz)
5-Yağda, fritözde veya Tefal Actifry’da kızartın.
6-Chilli sos ile servis yapın.


Chilli sos:
Tavaya bir miktar zeytinyağını alın, 10 gr. domates salçası, 1 chili biber (incecik doğranmış), ezilmiş 1 diş sarımsak, 1 bardak konkase domatesi (doğranmış konserve) ekleyin.  Kısık ateşte koyulaşana dek pişirin. ½ lime (yeşil limon) sıkın, 100 ml. tavuk suyu ekleyin suyunu çektirerek pişirin.  

Hiç yorum yok: