24 Mart 2007

AYVAYI YEDİK!

Vücut enerji ister tatlı bahane!

Nasıl olsa yün kazaklarımız, kaşe pantolonlarımız, kaşmir kabanlarımız var bünyeye tatlı yolu ile nüfuz eden kiloları gizlemek için. Soğuk kış gecelerinizi hem renklendirecek hem tatlandıracak hem de gelen konukları şaşırtacak bu ‘ayva’ hadisesini kaçırmayın derim.



Tek başına yediğinizde dişinizi kamaştırdığı, boğazınıza takıldığı, midenize oturduğu için kendisine küstüğünüz bir meyve nasıl oluyor da sonuna “tatlı” kelimesi eklendiğinde kendini size affettirmek istercesine kaymakla ilişkiye girip böyle baştan çıkarıcı oluyor değil mi!

Yaş haddinden dolayı “nerdeee o eski ayva tatlıları..” diyemiyorum ama dışarıda yediğiniz çoğu ayva tatlısının renginin kırmızı olması için gıda boyası, kızamık şekeri (lohusa şekeri) eklendiğini, kaymak yerine krema, kremşanti gibi malzemelerle sunulduğunu, hatta bazen ayva kompostosunun ayva tatlısı kostümüyle masanıza getirildiğini biliyorum.
Boyasız, katkısız, has be has, doğal kıpkırmızı bir ayva tatlısı yapmayı hiç de öyle gözünüzde büyütmeyin. İşin hazırlık kısmı kısa. En “sabır isteyen” tarafı pişmesi.

Ben genelde sabırsız bir yaratılışa sahip olduğumdan bu tarz uzun pişirme işlemleri sırasında 2-3 saatlik bir romantik komediye takılmayı, sonrasında yüzümdeki anlamsız tebsessümü, tatlının yükselttiği serotonin hormonuyla perçinlemeyi seviyorum.

Siz de iş dönüşü o çok sevdiğiniz diziyi seyrederken soyun ayvaları. Reklam arasında koyun ateşe, kaynatın, kısın altını. Ne de olsa reklam kuşağı bu, dola dola bitmiyor. Zaten o dizi bitince öteki başlıyor. Onu da seyredin. İşte tatlınız için gereken pişme süresini en verimli (!) şekilde değerlendirmiş oldunuz. Pişerken yaydığı kokuyu duyunca da uykunuz açılacak. Siz isterseniz yemeyin bunu. Yemeyin de yanında yatın:)

arife tarif ...

Ne lazım?
4 adet ayva
2 su bardağı toz şeker
2 su bardağı su
2-3 tane karanfil
Taze kaymak

Nası yapcaz?
*Ayvaları soyun, ortadan ikiye bölüp 8 adet parça elde edi.
*Ayvaların ortalarındaki çekirdek yuvalarını bıçkla dikkatle çıkarın.
*2-3 adet çekirdeği ayırın, onlar bize renk konusunda destek olacak.
*Ayvaları genişçe bir tencerenin dibine yan yana (birbiri üzerine koymayın) oyuk kısımları yukarı bakacak şekilde dizin.
*Üzerine 2 su bardağı şekeri serpiştirin.
*2 su bardağı suyu ekleyin. (Su ayvaların üzerine çıkmayacak, 1 parmak kadar aşağıda kalacak)
*Karanfilleri ve ayırdığınız ayva çekirdeklerini de içine atın.
*Şimdi işin en can alıcı noktasına geldik. Önce harlı yani yüksek ateşte kaynamasını bekleyin. Fokur fokur fokurdadıktan sonra çok kısık ateşe (ocağın “kahvelik” bölümüne alabilirsiniz) alın ve tencerenin kapağı hafif aralık bir şekilde 2,5-3 saat pişmeye bırakın. Bu sürenin sonunda ayvaların rengi kıpkırmızı olacaktır.

Şimdi anlatacığım işlemi uygulamak keyfinize kalmış ama madem bu kadarını yaptınız bunu da yapın da değsin.

Tenceredeki ayvaları alın ve cam bir fırın tepsisine dizin. Fırının üst rafında (elektirikli fırınlar için ızgara bölümünde) ayvaların hafifçe üzerlerini kızartın. (kızarmaktan kasıt kızarmış ekmek gibi siyahlıklar oluşacak) 10 dakikadan fazla sürmesin, dikkat edin simsiyah hale gelip yanmasın!!

Kremşanti, krema gibi inovasyonları unutun. Ayvaya Afyon kaymağı yaraşır. Afyon’a gitmek zahmetli olacağından, süpermarketten bir paket de kaymak kaptınız mı aşağıdaki görüntüye sadece gözlerinizin değil midenizin de şahit olması işten değil.

Tatlı biraz bekledikten sonra dibindeki “suyu” diye tabir ettiğimiz şerbet kısmı jöle kıvamına gelip, jelleşecektir. Bu da bu işi başarıyla yaptığınızın bir göstergesidir.

Hatasız kul olmaz!
Pişme işlemi sırasında tencereye kaşıkla bir müdahelede bulunmayın, aksi takdirde yumuşayan ayvaları dağıtırsınız. Karıştırmak isterdiğinizde tencereyi saplarından tutup sallayın. Ayvaların içlerini çıkarırken kendinizi ameliyat etmeyin, haşin değil nazik davranın. Yemek yapma konusunda kendinizle ilgili şüpheleriniz varsa ilk denemenizi yarım ölçüyle yapın ki zaiyat az olsun.

Hiç yorum yok: