10 Haziran 2007

ÇİLEKLİ PASTA

Çilek dudaklarıma yapışıp kalsa!


Çocukluğumun meyvesidir çilek! Çikolata hayranı çocukların tersine pastanın, dondurmanın çileklisini isterdim. Çokomelin çilek aromalısını seçerdim. Silginin çilek kokulusunu alırdım. Semirik bir çocuk olaraktan çileği fazla kaçırdığım zamanlarda her yerim kabarır, kaşım kaşım kaşınırdım. Annem de kollarıma bacaklarıma o tüm zamanların meşhuuur alerji ilacından sürerdi. O da çilek kokardı, bayılırdım:)

Kıpkırmızı çileğin üzerine pudra şekeri yağdırınca, milli forma giymiş görüntüsü coşturur insanoğlunu bir taraftar misali. İşte bu aşamada hemen mideye yollamak gerekir kendisini lakin bekledikçe çileğin suyu ile erimeye yüz tutan pudra şekeri pembeleşir, ambiyansı bozar.

Şimdilerde çoğu insan şekersiz tüketiyor çileği, hatta çocukluğumun masum meyvesini ahlaksız emellerine alet edip, ona “afrodizyak” diyorlar. O da yetmiyormuş gibi içkinin yanında yiyorlar. Kase kase yenesi çileği diyet listelerine de almışlar, hem de sayıyla: 3 çilek 1 porsiyon aman fazla yemeyelim, haftaya tartılcaz. Bir de yeni nesil var ki çileği şu tıraş köpüğü kıvamındaki krem şantiye ya da çikolataya bandırırarak yemeyi tercih ediyor. Pudra şekeriyle kim uğraşacak yahu?

Bir de reçel yapılırdı çilekten. Mevsim gelince koşulur çarşıya, pazara. Reçellik çilek alınır, minik minik. Yıkanıp, ayıklanır. Çilek yeme fırsatı düşüncesiyle ayıklama işine dahil olursanız bir süre sonra araları simsiyah boyanmış tırnaklarınızı nasıl çıkaracağınızı düşünürken çilekleri yemeği de unutursunuz. İnsan evladı bu hatayı bir kere yapmalıdır. Ayıklama esnasında ortadan kaybolunup, sadece “yeme” kısmına katılmak gerekir, arkanızdan “yeme onları, ölçüsü var onun, bak tutmayacak reçel” diye bağıran biri olsa dahi. Reçel kaynarken yayılan o kokuyu bilmeyenlere lafım yok ama bilenler nasıl oluyor da teknoloji mahsülü, glikoz enjekteli hazır çilek reçellerini alıyor market raflarından. Tabi ya, kim uğraşacak ev yapımı çilek reçeli ile.

Bir de annem krep yapardı, arasına çilek reçelini böööle tepeden akıtır, rulo yapar, ben de arasından reçelleri damlata damlata yerdim. 10 parmak da vıcık vıcık yağlı, yapış yapış, ağız çevresi dille süpürülemeyecek kadar genişlikte reçelli. Nasıl otururdu hamurlar mideye lönk diye. Şimdi wafflelar var. Kimse uğraşmıyor evde krep yapmakla, hatta arasına ev yapımı çilek reçeli sürmekle.

Mevsimi geldi ama zaten mevsimi de beklemeye gerek yok artık. Buz gibi dolapların içindeki naylon kaplardan melül melül her mevsim bakıyolar bize. Hatta bakamıyor zavallılar, donmuşlar. Zaten mevsimi gelince de çilek değil çilek irisi kıvamında reyonlarda yerlerini alıyorlar.

Pastaya da en yakışan meyvelerden biridir çilek. Hafif ve serin. Camekanların ardındaki krokanlı, balkabaklı, tropik meyveli pastaların yanında ne kadar masumdur dümdüz bir çilekli pasta. Hazırı varken kim uğraşacak ev yapımı pasta ile..DEMEYİN!!

Nasıl çilek kullanırsanız kullanın. Tazesi, donmuşu, hormonlusu, silikonlusu farketmez.. Bu pasta öyle hafif, öyle lezzetli, öyle basit bir pasta ki yerken ve yedirirken kendinize kocaman bir aferin vereceksiniz. Başkaları sizi nasıl ödüllendirir bilemem ama bir keresinde ofise götürdüğümde kendilerine yetmediği için uzunca bir süre bana surat yapan arkadaşlarla aramı düzeltebilmek için 3-4 kez yaptığımı bilirim.

Çilek dudaklarınıza yapışıp kalması dileklerimle...




Arife tarif..
Tarifin bu kadar uzun olması gözünüzü korkutmasın, ben en tecrübesizleri de düşünerek işi şansa bırakmamak adına fazla ayrıntıya giriyorum.

Tabanı için ne lazım?
1 paket kedidili büskivi (pastanelerde ya da Migros’un pastane kısmında bulabilirsiniz)
1 bardak süt
1 çorba kaşığı tozşeker

Üfff..noktası: Tamam canım üflemeyin. N’apalım, evet bir adet kelepçeli kalıba ihtiyacınız olacak. Pastayı parçalamadan çıkarmak istiyorsak bundan bir tane edineceğiz. Hem her yerde var ve ucuz.
Nası yapcaz?
Şekeri sütün içinde eritin. Kedidillerini bu karışıma batırarak kelepçeli kalıbın tabanına dizin. (Tabanı yağlı kağıt ya da streç film ile kaplarsanız pastayı çıkarması kolay olur.)

Ortası için ne lazım?
750 gr süt
3 çorba kaşığı dolusu un
1 su bardağı tozşeker
1 paket vanilya

Nası yapcaz?
-Vanilya hariç hepsini karıştırıp, blendırda çırpın.
-Bir tencereye alıp, sürekli karıştırarak pişirin, kaynamaya başlayınca altını kısıp bir-iki dakika daha kaynatın.
-Altını kapatın, vanilyayı ekleyip, kaşıkla karıştırın.
-1-2 dakika bekledikten sonra muhallebiyi bisküvilerin üzerine dökün ve buzdolabına koyun.
-Buzdolabında iyice muhallebinin katılaşmasını bekleyin. (2-3 saat alır) Sonra üstü için çalışmalara başlayabilirsiniz.

Üstü için ne lazım?
750 gr-1 kg çilek (taze ise ayıklayın ve iyice yıkayın)
3 çorba kaşığı nişasta
1 bardak vişne suyu (hazır kutuları kullanın)
4 çorba kaşığı toz şeker

Nası yapcaz?
-Çilekleri blendıra püre haline getirin. Tüm malzemeyi bir tencereye alıp, (muhallebi gibi) pişirin.Ocaktan alıp biraz ılınmasını bekleyin.
-Ilındıktan sonra jölemsi bir kıvam alınca katılaşmış olan muhallebinin üzerine dökün.
-Servisten önce buzdolabında en az 2-3 saat bekletin.


Süs yapalım...
Yaratıcılığınıza bırakıyorum. Malzeme olarak kremşanti ve çilek kullanabilirsiniz. Tavsiyem; küçük figürlerle başlayın, fantezi yapmaya çalışıp, pastayı maymun etmeyin.

Hatasız kul olmaz
-Kedidillerini süte 2-3 saniye batırıp çıkarın. Sütte bekletmeyin. Sonra zaten yumuşak olan bisküviler daha tabana dizemeden kendilerini imha ederler. Nasıl mı? Her türk insanının tecrübe ettiği gibi: sıcak çaya pötibörü batırırsınız, süreyi ayarlayamazsanız, batırdığınız kısım bir daha çıkmamak üzere çayın içinde kalır. Hatta bazen düşeceğini anlarsınız, ve yakalamaya çalışmak için el ve ağzınızla yaptığınız akrobatik haraketler görülmeye değerdir. Zaten içine düşünce de görüntü mükemmeldir:))
-Muhallebiyi pişirirken üşenmeyin, mutkaka ara vermeden aynı yönde karıştırın ki topaklanmasın. Diyelim ki mükemmel pürüzsüzlüğü yakalayamadınız. O zaman tekrar blendırda çırpabilirsiniz. Kıvamın çok katı olursa süt ekleyebilirsiniz. (yoksa yerken taş gibi olur) Sulu olursa da altını açıp kaynatın. (yoksa o pasta hayatta donmaz, kesmek yerine pastayı kaşıklamak durumunda kalırsınız)
Bisküviler sütü emdiği için pasta buzdolabında soğurken kalıbın kenarlarından fazla süt akabilir. Bu bir hata değildir. Proaktif davranarak dolaba koyarken altına bir tepsi koyun, akarsa ona aksın

Hiç yorum yok: