20 Nisan 2007

Tİ-RA-MİSU=PICK ME UP!

Tiramisu cheesecakeden sonra vazgeçilmez tatlılar listemin 2. sırasındaki yerini yıllar boyunca korumayı başarmıştır. Evde yapılanını daha sağlıklı ve hafif bulduğumdan dışarıda yediğimde genelde tatlı tercihimi tiramisudan yana kullanmam.



Tarif defterimde klasikler arasına girmeyi başarmış bu tatlının bir zamanlar orijinalinin nasıl yapıldığını merak etmiş ve araştırmıştım. Ve sonunda anlamıştım ki tiramisu sıfatıyla mideye indirdiğim tatlı Tiramisu’dan ziyade tiramusumsu bir tatlıymış. Nedenine gelince; orijinal tiramisu yapımında: bizde kedi dili olarak bilinen, İtalyancası "savoiardi", İngilizcesi "lady fingers" olan bisküviler, mascarpone ya da mascarpone-zabaglione adı verilen krem peynir (yanlızca özel çiçek ve bitkiler yiyerek beslenen ineklerin sütünden yapılan bir çeşit peynir), yumurta, krema, espresso ve marsala (alkol derecesi yüksek bir şarap) kullanılıyormuş.

Bendeniz alternatif mutfak anlayışım içinde kedi dili, mascarpone ve marsalanın yerine geçebilecek ve temini gayet kolay malzemelerin kullanıldığı bir tiramisu versiyonu yaptığımdan kendisini tiramusu olarak atfetmek yakışıklı bir italyan erkeğine (ki zaten İtalya’dakilerin hepsi yakışıklı) hakaret olur.

Tiramisunun tarihçesini okuduğumda ise konsept itibarıyle bizdeki mesir macunu niteliğinde bir tatlı olduğunu idrak etmiştim. Şöyle ki; en yaygın hikaye tiramisunun 17 yüzyıl sonlarında İtalya' nın Sienna bölgesinde ortaya çıktığı yönünde. Rivayete göre Toscana dükü Gran Duke Cosimo III de Medici’nin, Siena'yı ziyaret edeceğini duyan şehirdeki tüm pastacılar dükün onuruna yeni bir tatlı yaratırlar ve adına "zuppa del duca – dükün çorbası" derler. Dük, bu tatlıyı çok beğenir ve tarifi beraberinde Floransa'ya götürür. Sonraları şanı Floransa sınırlarını aşan ve yavaş yavaş tüm dünyaya yayılmaya başlayan bu tatlı 19. yüzyılda o bölgede yaşayan İngilizler tarafından zuppa Inglese (İngiliz Çorbası) olarak anılmaya başlanır. Tatlı, Venedik’in kuzeyindeki Treviso şehrine ulaştığında Treviso' lu aşçılar tarafından en lezzetlisi yapılarak “Tiramisu” adını alır. Bu şehir o zamandan beri leziz tiramisuları ile meşhurdur.

Tiramisunun neden davetkar bir tatlı olduğuna gelince..
Tatlı içeriğinde bulunan yumurta ve şeker gibi enerji veren maddeleri ile içerdiği sert espresso kahvesi ve marsaladan dolayı uyarıcı ve afrodizyak oluşuyla ön plana çıkmış, zamanla "dükün çorbası" adı değişmiş ve özellikleri ile örtüşen "Tiramisu” ismini almış. Özellikleri ile örtüşen diyorum çünkü italyancada tira:çekmek, mi:beni, su: üzerine-yukarı
anlamına geliyor. Yani; Tira-mi-su=pick me up=beni yukarı/üzerine çek!
Şimdi size soruyorum bütün bunları öğrendikten sonra garsonun gözünün içine baka baka hangi yüzle tira-mi-su isteyeceksiniz he! Hadi Türkiye’de bunu bilen olmaz dediniz peki ya yolunuz İtalya’ya düşerse..Şöyle ağız tadıyla bir tiramusu yiyebilmek için bazı fedakarlıklarda bulunmanız gerekebilir. Bana kalırsa bu tatlı bizim hanım göbeği, dilber dudağı, kadın budunu filan aşmış. Size tiramisu ısmarlamak isteyen bir italyana manalı bakışlar fırlatmaz mısınız şimdi söyleyin bakiim!

Has italyan malzemelerinden olmayabilir ama siz benim tiramisu tarifimi bir deneyin, orijinalini yemek için ahlaksız tekliflerde bulunmaya gerek olmadığını göreceksiniz. Benim tarifimin adı da italyanların dediği gibi pick-me-up değil, bundan böyle Türk kızı Hadise’nin dediği gibi stir-me-up! İtalyancası ne olur bunun acaba?



Arife tarif

Tabanı için ne lazım?
1 adet iki katlı kakaolu hazır kek (gidip marketten alıyorsunuz, o kadar!)

Krema için ne lazım?
2 yumurta sarısı
1 büyük(aida) çay bardağı toz şeker (1,5 küçük çay bardağı)
1,5 su bardağı süt
1,5 çorba kaşığı un
1 paket vanilya/şekerli vanilin
1 paket (200 gr) labne peyniri

Nası yapalım?

*Önce labne peyniri hariç krema için olan malzemenin hepsini tercihen teflon olan küçük bir tencereye alın. Bir kaşık ya da çırpma teli ile hızlı hızlı karıştırarak pişirmeye başlayın.
*Ocağın ateşi mümkünse çok harlı olmasın. (mesela kahvelikte ama en yüksek ateşte) Karıştırarak pişirdiğiniz halde topaklanmalar olabilir, önemsemeyin, sadece yumurta sarılarının ve unun olabildiğince erimesini sağlayın.
*Karışım kaynamaya başladığında (büyük baloncuklar çıkmaya başlayacak) altını kısın ve 3-4 dakika daha bu şekilde karıştırmaya devam edin.
*Tencereyi ocaktan alın ve oda sıcaklığında ya da hava soğuksa üzerini kapatarak balkonda/camın önünde, soğumaya bırakın. İyice soğuması gerekecek. Aceleniz yoksa soğuması için kendi haline bırakın, buzdolabına koymayın.

Keki ıslatmak için ne lazım?
1 su bardağı ılık su
1 çorba kaşığı granül kahve (nescafe)
2 çorba kaşığı toz şeker
1 çorba kaşığı kanyak, rum, likör..vb.

*Krema soğurken keki ıslatacağınız malzemeleri bir bardağın içinde karıştırın, şekerin ve kahvenin erimesini sağlayın.
*Kekin taban parçasını pastayı koyacağınız tabağa alın ve iç yüzünü bir kaşık yardımıyla kahveli karışım ile ıslatın.Kekin diğer parçasını da aynı şekilde ıslatın ve ayrı bir yerde bekletin.
*Krema soğuduğunda başka bir kaba alıp, içine labne peynirini ilave edip, blendırda ya da el blendırı ile içinde topak kalmayaıncaya dek çırpın.
*Kremanın yarısını ıslattığınız kek tabanın ortasına dökün ve kaşıkla kenarlara doğru yayın. Islatmış olduğunuz ikinci parçayı üzerine kapatın ve üzerine (en üste) kremanın kalan kısmını dökün ve üzerini kaplayacak şekilde yayın, kenarlara doğru akmasında bir sakınca yok.
*Bu şekilde buzdolabına kaldırın ve yarım saat kadar soğumasını bekleyin. Daha sonra bir tel süzgece 1 kaşık kakao koyup, hafifçe sallayarak pastanın üzerinde gezdirin ve kakao ile kaplanmasını sağlayın.

Üfff..noktası:
“Üff”leyeceğiniz tek nokta pişen muhallebinin kıvamı konusunda olabilir ki bunun her durumda çaresi var. Labne ile çırpmadan önce kıvam oldukça koyu olmalıdır çünkü muhallebi labne ile çırpılınca sulanacaktır. Eğer ocaktan almadan sulu ise kaynama süresini uzatın, koyu ise (hamur gibi kaskatı) o zaman süt ekleyip, yumuşatabilirsiniz. Kaşıkla karıştırılabilir, yapışkanımsı, oldukça koyu, fazla akışkan olmayan bir kıvam olmalıdır. Zaten tutturamazsanız bile büyük bir sorun olmayacaktır çünkü çırptıktan sonra krema sulu olursa kekin kenarlarından akabilir ki bu lezzet değil ancak görüntü anlamında zarar verir. Keke sürülemeyecek kadar koyu olursa da 1/2 paket labne daha ilave edip çırpabilirsiniz. Gördüğünüz gibi her durumda çare mevcut!

Kanyak yerine ahududu/böğürtlen likörü veya karadut şarabı çok yakışıyor. Kahve tatlı olduğundan ekşimtrak meyveli içkiler daha iyi gidiyor. Siz miktarı abartmamak şartıyla benzer içkilerle de denemeler yapabilirsiniz. Unutmayın kafa bulmaya değil lezzet katmaya çalışıyoruz! İçki bünyeme ters diyorsanız ya da ağzına içki koymamaya yeminli olup bu pastadan yiyecek olanların günahını sırtınızda taşımak istemiyorsanız koymamakta özgürsünüz:)

Hatasız kul olmaz!
-Labneyi açınca hemen boca etmeyin, içinde bir miktar suyu olur, önce onu süzdürün sonra kullanın ki kremanız çok sulanmasın.
-Keki ıslatırken kek nasıl olsa sünger gibi çekiyor diye karışımı bitirmek için kasmayın. Özellikle eğer tabanda olmayan ikinci parçayı çok ıslatırsanız birincinin üzerine kapatmak için alırken çok ıslak olduğundan parçalanabilir.

1 yorum:

hem tombul hem teneke dedi ki...

hayatımda böyle eğlenceli bir hikaye eşliğinde yazılan tiramisu tarifi almamıştım :) teşekkürler, ellerinize sağlık :)